Avrupa Birliği, hemen her alanda düzenlemeler yapmaya ve kurallar getirmeye devam ediyor. Son olarak AB’nin elektrikli otomobillere daha hızlı adapte olmasını sağlamayı ve emisyonları azatlmayı amaçlayan Euro7 düzenlemesini duyuran Avrupa Parlamentosu, bu açıklamanın ardından tartışmaların merkezinde kalmıştı. Hafifletilen düzenleme parlamentodan geçmeyi başardı.
Hafifletilerek parlamentodan geçirilen Euro7 neleri içeriyor?
Euro7, daha önce fosil yakıt tüketen içten yanmalı motora sahip araçların, insan sağlığına olan zararını azaltmayı amaçlayan Euro6’nın yerini alacak. Otomobil üreticileri de aslında bu noktada kural koyucular ile hemfikir olsalar da, Euro7’nin ilk taslağını fazlasıyla maliyetli bulmuşlardı. Karbondioksit salınımı yapan otomobillerin üretiminin 2035 yılında sona ereceğini belirten firmalar, içten yanmalı motorları kısıtlamaya çalışmaktansa bütçelerini elektrikli araçlara ayırmanın daha iyi olduğunu savunuyordu.
Perşembe günü gerçekleştirilen oturumda Avrupa Parlamentosu yetkilileri, azot oksit ve karbon monoksit dahil olmak üzere, otomobillerden kaynaklanan kirliliği kısıtlayan kuralların korunması yönünde oy kullandı. Euro7 ile nitrojen oksit, partikül madde, karbon monoksit ve amonyak sınırları güncellenmiş olacak. Geçen yıl gelen taslağın resmîleşmesi ile birlikte artık frenler ve lastikler de belli kıstasları sağlamak zorunda kalacak, bunlardan kaynaklanan parçacıklar ve kirlilik azaltılacak. Yeni düzenleme binek araçlarda 2026, ticari araçlarda 2027 yılında yürürlüğe girecek.
Ayrıca Euro7, elektrikli otomobillerin batarya dayanıklılığının da artırmayı amaçlıyor. Ağır vasıtalara daha katı emisyon sınırlamaları ve araçların egzoz emisyonlarının gerçek sürüş koşullarına göre ölçülmesi de kurallar arasında yer alıyor.
Euro7 ile birlikte ticari araçlar için bazı kısıtlamalar da gelecek. Binek araçlarda bu kısıtlamalar 2025’te başlayacak. Mevzuat onaylandıktan üç ay sonra kısıtlamalar geçerli olacak.
Türkiye’yi de etkileyecek
Yeni Euro7 görüşmeleri sonucunda Euro6 büyük oranda değişmeden kalmış olsa da Türkiye de bu mevzuat değişiminden etkilenecek. Türkiye’de üretilen ve Avrupa pazarına satılması planlanan araçlar, yeni mevzuata uygun olarak üretilmek zorunda. Avrupa’da üretilen araçlar da Türkiye’ye satılacak olsalar bile aynı mevzuatın şartlarını taşımak durumunda.
